Antalya, Türkiye’nin güneyinde, Akdeniz Bölgesi'nin batısında yer almaktadır. İl merkezi kuzeyinde Burdur (122 km) ve Isparta (130 km), doğusunda Karaman (374 km) ve Mersin (483 km), kuzeydoğusunda Konya (322 km), güneyinde Akdeniz, batısında Muğla (311 km) ile çevrilidir. Batı Torosların güneyi ile Akdeniz arasında kalmış bir bölümde bulunmaktadır. İlin % 77,8’i dağlık, %10,2’si ova ve %12’si ise engebelidir. İlde yıllık ortalama nispi nem %64 civarındadır. Antalya’nın kıyı bölgesinde yazlar hem uzun hem de sıcaktır. Kışlar bile ılığa yakın serinlikte geçer. Yazın hiç görülmeyen yağmur, Aralık, Ocak ayları ile çok nadir olarak ilk ve sonbahar aylarında sağanak halinde yağar. Yılın ancak 40-50 günü kapalı ve yağışlıdır. Antalya, yılda ortalama 300 güneşli günü, 18.7 derece yıllık sıcaklık ortalaması ile yılın 12 ayı turizm hareketlerine açık, ender bölgelerden birisidir. Yılın en az dokuz ayı denize girilebilir. Bitki örtüsü ise Akdeniz iklimi'nin getirdiği maki adlı kısa ve her mevsim yeşil ağaçlardan oluşur.
Antalya aynı zamanda Türkiye’nin en önemli turizm merkezlerinden biridir. İlde bulunan çok sayıda tarihi yapılar, antik kentler, milli parklar, mağaralar, müzeler, plajlar, sualtı zenginlikleri ve doğa güzellikleri ile yerli ve yabancı turistlerin en çok tercih ettiği illerin arasında yer alır.
Nüfus: 2,548,308 Kişi
Yüzölçümü: 20.815 KM2
İlçeleri: Merkez dışında 19 ilçesi vardır. Bunlar; Akseki, Aksu, Alanya, Demre, Döşemealtı, Elmalı, Finike, Gazipaşa, Gündoğmuş, İbradı, Kaş, Kemer, Kepez, Konyaaltı, Korkuteli, Kumluca, Manavgat, Muratpaşa ve Serik' tir.
Dağlar, Nehirler, Ovalar
Dağlar: Antalya’nın üç tarafı dağlarla çevrilidir. En yüksek dağı Beydağı (3085 m.) ve Akdağ (3024 m.) dır. Bu dağların tümüne Güney Toroslar denilmektedir. Tahtalı Dağı (2365 m), Geyik dağı (2877 m), Çandır Dağı (2375 m)
Göller, Akarsular: Antalya’nın en önemli gölü 10 km’lik alanı kaplayan Karagöl’dür. Avlan, Söğüt ve ova gölü nispeten daha küçük göller arasında yer alır. Baraj gölleri olarak Oymapınar, Alakır, Korkuteli ve Pınarbaşı’dır. İl sınırları içinde belli başlı akarsuları ise Alara Çayı, Dimçay, Manavgat Irmağı, Köprüçay, Eşençay ve Devrense Çayı' dır. Ayrıca güzel şelaleler olarak Kurşunlu şelalesi, Düden şelalesi, Manavgat Şelalesi, Gebiz ve Gündoğmuş Uçansu Şelaleleri, Değirmendere Şelalesi, Düden kıyı ve Karpuzkaldıran şelaleleri sayılabilir.
Ovalar: Antalya`nın batı kısmında dağların denize dik ve fazla yaklaşmış olmaları, sürekli ve büyük ovaların oluşmasına olanak vermemiştir. Burada Dümrü Deresi, Yaşgöz ve Alakır çayları gibi akarsulara bağlı olarak oluşmuş, Kumluca, Finike ve Tekirova dışında önemli bir ova yoktur. Antalya`nın doğu bölümünde ise, dağların denizden uzaklaşmalarına paralel olarak, büyük akarsuların da varlığı ile batıdan doğuya doğru Aksu, Serik, Manavgat, Alara ve Alanya gibi büyük ve birbirini tamamlayan bir ovalar zinciri ortaya çıkmıştır. Elmalı, Kızılcadağ, Korkuteli ve Müğren ovaları da ilin diğer ovaları arasında yer alır.
Tarihi Yerler:
Antalya tarihi yer bakımından oldukça zengin bir ilimiz. Termessos Antik Kenti, Olympos (Olimpos) Antik Kenti, Arikanda (Arycanda) Antik Kenti, Ksantos (Xanthos) Antik Kenti, Side Antik Kenti, Perge Antik Kenti, Patara Antik kenti, Phaselis Antik Kenti, Rhodiapolis Antik Kenti, Myra Antik kenti, Simena ve Silyon Antik Kentleri gibi birçok tarihi esere ev sahipliği yapan daha birçok antik kentlere sahiptir. En önemli tarihi yerler arasında Alanya Kalesi, Apollon Tapınağı, Hadrian Kapısı, St. Nikolas (Noel Baba) Kilisesi, Kızıl Kule, Aspendos Antik Tiyatrosu, Alara Han, Alara, Ehmedek, Sinek ve Alanya kaleleri bizim buraya ancak kısaca yazabileceğimiz yerlerden bazıları diyebiliriz. Sadece bir antik kentte bile görülebilecek o kadar çok şey bulunmakta ki gezmeye günler lazım…
Gezmeyi Unutmayın:
Antalya bu kısma yazı yazmayı zorlaştıracak bir il diyebilirim. Birçok kez gittiğim ve her bir gidişimde farklı yerlerinde 10-15’şer gün kaldığım bu ilde hala gezmeyi bitiremediğim antik kent ve tarihi yapı mevcut. Size en büyük tavsiyem bir tatil köyüne dahi gitseniz, kalış sürenize göre birkaç gününüzü en yakın antik kentlere ayırmanız. Bunlar dışında Dim mağarasını, Myra Antik Kenti’ni, Türkiye’nin en büyük müzelerinden olan Antalya müzesini, Gelidonya Fenerini, Alanya Kalesini, Kızıl Kule’yi, Alara Kalesini, Aspendos Tiyatrosunu, Muratpaşa ilçesindeki Kaleiçi’ni birbirinden ünlü plajlarını, gezmeyi unutmayın derim.
Yöresel Lezzetler:
Antalya Piyazı, Kabak Çiçeği Dolması, Pirinçli Civge…
Antalya yemekleri genel olarak Akdeniz mutfağı özelliklerini taşır. 1924’de mübadele ile kente gelen Girit göçmenlerinin mutfak kültürü, yüzlerce yıldır kentte yaşayan medeniyetlerden gelen mutfak kültürü, turizm kenti olma hasebiyle gelişen dünya mutfağı harmanlanmış ve birçok lezzeti bir arada bulma şansı artmıştır. Sedik Aşı, Göce çorbası, Yarpızlı çorba, Domates cilvesi, Burani, Alafaşı, Borana, Hibeş, Kapama böreği, Pelize ve Kirkitle tatlıları, Kölle, Şilofta, Askolibrus – Kenger, Çulama, Yahnera, Antalya Piyazı, Wnginarlı Girit Kebabı, Biber frigya dolması, Alanya bohçası, Hibeş…
İlginç Bilgiler:
"Attalos Yurdu" anlamına gelen Antalya, II. Attalos tarafından kurulmuştur.
Yapılan arkeolojik kazılarda Antalya ve bölgesinde, günümüzden 40 bin yıl önce insanların yaşadığı ispat edilmiştir.
Bizanslıların hâkimiyeti altındayken, 1207’de Selçuklular tarafından Türk topraklarına katıldı.
Yivli Minare: Antalya’nın ilk Türk yapısıdır. Merkezde liman yakınındadır. Üzerindeki yazıta göre Anadolu Selçuklu Sultanı Alâeddin Keykubat’ın yönetimi zamanında (1219-1236) inşa edilmiştir.
Antalya’da yaklaşık 500 kadar mağara tespit edilmiştir. Bunlardan yalnızca birkaç tanesi uluslararası öneme sahiptir.
Karain Mağarası, Türkiye'nin en büyük doğal mağaralarından biridir. Yapılan kazılardan, bölgenin günümüzden 500.000 yıl kadar önce de yerleşim merkezi olarak kullanıldığı sonucuna varılmıştır. Türkiye'nin içinde insan yaşamış en büyük mağarasıdır.
Ünlü Antalyalılar:
Mevlüt Çavuşoğlu, Levent Yüksel, Rüştü Reçber, Burak Yılmaz, İrfan Değirmenci, Coşkun Göğen, Burcu Biricik, Deniz Baykal, Dr. Ramazan Kurtoğlu, Volkan Babacan, Arif Verimli, Mevlüt Uysal, Kadir Tataş, Şenay Akay, Mehmet Özgür.
Yapmadan Dönme:
Antik kentleri gezmeden, Köprülü Kanyon Milli Parkındaki Köprüçay’da rafting yapma heyecanını yaşamadan, Dim çayı üzerindeki tesislerde suyun içindeki masalarda yemek yemeden, Dim mağarası ve Karain mağaralarında dolaşmadan, Antalya, Alanya kalelerinden ve Tahtalı dağ ve Tünektepe teleferiklerinden eşsiz manzaraları izlemeden, o güzelim plajlarda biraz yüzüp güneşlenmeden, yöresel lezzetlerin bir kaçını tatmadan, Arkeoloji müzesini gezmeden, lütfen yaşadığınız yere dönmemeye çalışın…
Ümit ŞENER
Kaynak:
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Karayolları Genel Müdürlüğü Web Sayfası, Muze.gov.tr, Antalya Valiliği, Antalya B.Şehir Belediyesi,