İlhan Bey merhaba, bize kendinizi tanıtır mısınız?
20.08.1967 İstanbul doğumluyum. Ortaokul mezunuyum. Evli ve iki çocuk babasıyım. Askerlik döneminden önce tekstil işinde çalıştım. Daha sonra 9 yıl yapı kimya sanayi sıvı bölümünde bölüm sorumlusu olarak çalıştım. 12 yılda kendi aracımla nakliyecilik yaptım. 3 yıl önce emekli oldum.
Ne kadar zamandır muhtarlık yapıyorsunuz? Muhtarlık yapmayı neden seçtiniz?
Muhtarlıkta ilk dönemim. 31 Mart 2019’da yapılan yerel seçimlerde aday oldum. Halkımız beni ve ekibimi destekledi ve muhtarlık görevine başladım. Daha önce 1994’te azalık yapmıştım. O zaman ben de halkımıza hizmet etmek ve yaşadığım yere faydalı olabilmek için elimi taşın altına koymam gerektiğini düşündüm ve muhtar olmaya karar verdim.
Hüseyinli Mahallenizi bize tanıtır mısınız?
Hüseyinli, Çekmeköy’ün en küçük ve en şirin mahallesidir. 800 nüfuslu mahallemizin 600 tane seçmeni vardır. Mahallemizde bir çocuk parkı, bir okul ve bir de cami bulunmaktadır. Mahallemiz, İstanbul’un fethinden önce buralara yerleşen Türkler tarafından kurulmuş bir köydür. Köyümüzde halen yüzyıllardır süre gelen örf ve adetler devam etmektedir. Bu yüzden mahallemizde çok güçlü ve samimi komşuluk ilişkileri vardır. Dini bayramlarda halen bayram namazı çıkışında herkes yaşlısından küçüğüne sıraya geçmek suretiyle topluca bayramlaşır. Ayrıca komşu köyler arasında sırayla birbirlerine gidip gelip bayramlaşılır. Bayramın kutlandığı köyde gelenek olarak her aile evinden bayrama özel pilav ve sütlaç kurban bayramında kesilen kurban etlerinden bir miktar haşlanmış eti sinilerle köy meydanına getirir ve misafirlere ikram eder. Böylece hep birlikte bayram yemeği yenir. Bu sayede insanlar kaynaşır dostluklar pekişir ve insanlar arasında güçlü bir bağ oluşur.
Çekmeköy sizin için ne ifade ediyor?
Çekmeköy, doğasıyla dikkat çeken, ormanlarıyla, yeşil alanlarıyla bütünleşen, Anadolu’nun her şehrinden insanını bir arada barındıran herkesin kendi gelenek ve göreneklerini yaşattığı, herkesin yaşamak isteyeceği, ulaşım sorununun olmadığı, her topluma hitap eden bir ilçe, sıcak bir yuva, büyük bir ailedir.
Muhtarlık yaparken başınızdan geçen ilginç bir anınızdan bahseder misiniz?
Muhtar olunca yapmak istediğim işlerden biri de anneler gününde köyümüzdeki yaşlı anneleri ziyaret edip onların sevgisini kazanıp, dualarını almaktı. Geçtiğimiz yıl pandemi sürecinden dolayı sokağa çıkma yasağı olması sebebiyle evlerinde olan 65 yaş üstü annelerimizi ziyaret ettim ve onlar için aldığım orkide çiçeklerini hediye ettim. Ziyaret ettiğim yaşlı bir annemiz ona hediye ettiğim orkideyi görünce çok sevindi. “Evladım ben bu çiçeği çok seviyorum fakat pahalı olduğu için alamadım” dedi. Mutluluğu gözlerinden belliydi. Bana çok çok dua etti. Onun bu sevincini görmek beni çok duygulandırdı. Bu durum da benim için ilginç ve duygusal bir anı oldu.
Muhtarlık yaparken çektiğiniz zorluklar neler oluyor? Mahallenizdeki vatandaşlarla iletişiminiz nasıl?
Şu ana kadar ciddi bir zorlukla karşılaşmadım. Mahalle halkımızla çok güzel bir iletişimimiz var. Halkımız istek ve taleplerini rahatlıkla bana söyleyebiliyor. Ben de elimden geldiğince onların isteklerini en iyi şekilde yerine getirmeye çalışıyorum. Çoğu zaman onların muhtarlığa gelmelerine gerek kalmadan onların evlerine gidip sorunlarını dinliyor, önerileri varsa değerlendirip isteklerini yapmaya çalışıyorum. Onlar da bu durumdan memnun oluyor. Daha sıcak ve samimi diyaloglar kurabiliyoruz. Özellikle yaşlı vatandaşlarımızı sık sık ziyaret edip onların isteklerini yerine getirmeye çalışıyorum. Hayır dualarını alıyorum.
Mahallenizde şu ana kadar yaptığınız çalışmalar neler?
Mazbatayı aldığım ilk hafta sonu halkımızla birlikte köyümüzün camiinde mahallemizin geçmişlerine ve cennet vatan toprağı uğruna canlarını vermiş aziz şehitlerimizin ruhuna aynı zamanda muhtarlık görevimizin hayırlı olması için mevlidi şerif okuttuk. Mahalle halkımız ve civar köylerdeki eş, dost ve akrabalarımızı da davet ettik. Dualarla görevimize başladık. Öncelikle köyümüz ilkokulunu ziyaret ederek işe başladık. Okuldan öğrenci sayısı az olduğu için maalesef ki çocuklarımız birleştirilmiş sınıflarda okuyordu. Okul müdürüyle birlikte yaptığımız çalışmalar neticesinde çevre köylerden yeterli sayıda öğrenci bulduk ve her sınıfın ayrı ayrı ders görmesini sağladık.
Hayırsever vatandaşlarımızın da yardımıyla sınıflarımıza projeksiyon sistemi kurarak daha iyi eğitim imkanı sağladık. Ayrıca köyümüzün hemen yanında 40 yıldır faaliyet gösteren taş ocağı işletmesinin tesislerinden çıkan taş tozları köyümüzün üzerine geliyordu. Çevre kirliliğine ve insan sağlığına zarar veriyordu. Köyümüz adeta 40 yıldır toz istilası altındaydı. Bu konuyu Sayın Kaymakamımız Adem ARSLAN ile görüştüm. Birlikte gerekli girişimleri yaptık. Ayrıca işletme yönetimi ile de toplantılar yaparak bu önemli sorunu çözdük. Köyümüzde içme suyu sorunu vardı. Arabası olan komşularımız yakın köylere gidip oralardan su alıyordu. Muhtarlık heyeti, gönüllü arkadaşlarımız ve hayırseverlerin de desteğiyle birincisi 3500 metre mesafeden, ikincisi 7000 metre mesafeden olmak üzere toplamda 10500 metre boru hattı çekerek köyümüzü içme suyuna kavuşturduk. Şuan da 3 ayrı noktadaki çeşmelerimizden içme suyu akmaktadır. Hedefimiz 50 tonluk su deposu yapıp her sokak başına bir içme suyu çeşmesi yapmaktır. Bu yaptığımız çalışmalar sırasında boru hatlarımızın kazı işlerini yapmak için iş makinesi vererek bizlere destek olan Çekmeköy Belediyesi Fen İşlerine ve Başkan Yardımcımız Sayın Şahmettin Yüksel Bey’e ve ekibine şahsım ve halkım adına teşekkür ediyorum.
Mahallemizde bir de atık su sorunu vardı. Yıllardır atık sular yollara ve meralara akarak çevre kirliliğine neden oluyor ve insan sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor ve kötü görüntüler oluşturuyordu. Bu durumu fotoğraf ve videolarla görüntüleyerek İSKİ yetkilileriyle paylaştık. Gerekli yazışmalar ve incelemeler sonunda kısa sürede çalışmalar başladı. Arıtma tesisi faaliyete geçirildi ve önemli ölçüde atık su sorununu çözdük. Mahallemizde 3 tane İETT otobüs durağı vardı ikisi kapalı duraktı. Yaptığımız girişimlerin sonunda 9 tane otobüs durağı yaptırdık. Şuanda 6 tane de kapalı durağımız oldu. Ayrıca yıllardır toprak olan Tutku Sokağına 2000 metre olan yolunu da asfalt yaptırdık.
Pandemi sürecinde Hüseyinli Mahallesi’nde ne tür çalışmalar yaptınız?
Pandemi sürecinde Vefa grubumuzdaki öğretmenlerimizle birlikte mahallemizde sokağa çıkma yasağı olan ailelerin ihtiyaçlarını karşılamaya çalıştık. Mahallemizde bulunan iş yeri sahibi ve hayırsever vatandaşlarımızla birlikte özellikle ihtiyaç sahibi ailelere gıda ve maddi destek sağladık. Halkımıza sürekli maske, mesafe ve hijyen kurallarına uymaları için uyarılarda bulunduk. Mahallemizde bulunan işletmeleri Jandarma ve Zabıta ekipleriyle denetleyerek uyarılarda bulunduk.
Mahallenizde ne tür çalışmalar yapmayı düşünüyorsunuz? Planladığınız projeleriniz var mı?
Öncelikle köyümüzün acil olarak sosyal bir tesise ihtiyacı var. Bunun için köy konağı yapılabilmesi için Çekmeköy Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden sözlü ve yazılı talepte bulunduk. Bir de sağlık evi yapımı için İlçe Sağlık Müdürlüğüne, Sağlık Bakanlığına ulaştırması için talep dilekçemizi yazdık. Ayrıca halk bahçesi projemiz var. Halkımızın ortak kullanım alanı olabilecek hatta Çekmeköy’ün genelinin faydalanabileceği içinde yürüyüş yolu, spor aletleri ve çocuk parkının olduğu, halkın ihtiyaçlarını karşılayacağı, konaklayacağı kafe ve restoranı olan bir proje hayalim var. Bunun için köyümüzde çok güzel ve büyük bir çamlık alanı var. Projeyi hayata geçirmek için tüm gücümle çalışacağım.
Son olarak Çekmeköy 2023 okuyucularına söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Son olarak şunu söylemek istiyorum: Dünyayı etkisi altına alan Covid-19 virüsünü kurallara uyarak en kısa sürede atlatacağımıza inanıyor, tüm insanlığa sağlıklı, mutlu, huzurlu ve barış dolu bir hayat diliyorum…
Ümit ŞENER