Azerbaycan Edebiyatının Önde Gelen Yazar Ve Şairleri Kimlerdir?
Azerbaycan eski dönemlerden bu yana, çok farklı sorunlar yaşamış, SSCB ve diğer ülkeler tarafından ciddi eziyetler görmüş bir halka sahiptir. Varlığını kabul ettirmek ve bugün gelinen aşamaya gelene kadar, ciddi gözyaşı akıtan halk, İran ve Azeri Türk edebiyatının izlerini taşımaktadır. Türk edebiyatından da izler taşıyan Azerbaycan edebiyatı zaman içinde kendinden de katkılar sağlayarak, bugünkü aşamalara gelmiştir. Bu yenilikçi akımlarla Doğu edebiyatını da etkisi altına alan edebiyatçılar ve şairler yetiştirmiştir. Bu anlamda köklü bir tarihe sahiptir ve bunu günümüze kadar iletmiştir.
Azerbaycan Türkçesi, 12 ve 13.yy şairlerinde sıklıkla kullanıldığı görülmektedir. Bundan önceki dönemde daha çok Farsçanın hâkim olduğu görülmektedir. 12.yy başlarında Şirvanlı Feleki, Nizami Gencevi, İzeffin ve Efdaleddin önemli Azerbaycan edebiyatçılarındandır.
ŞEHRİY AR
1906 ile 1988 yılları arasında yaşamıştır. Tam adı Doktor Seyyid Muhammed Hüseyin Behcet Tebrizî olarak bilinir. İran ve Azerbaycan edebiyatının ve şairlerinden biri olarak bilinmektedir. En büyük ve bilinen eseri Haydar Baba’ya Selam şiiridir. Bu şiiri 1953 yılında kaleme almıştır. Şiir adını vatan topraklarına ve coğrafyasına bağlılığını dile getiren Şehriyar köyünün üzerinde kurulduğu dağdan almaktadır. Başlıca eserleri içinde; Şiir, Haydar Baba’ya Selam, Türkçe Şiirinden Eserler ve Divan adlı eseri gelmektedir.
BAHTİYAR VAHAPZADE
Halk şairi olarak bilinen bir edebiyat profesörüdür. 1925 yılında doğan Vahapzade, 2009 senesinde rahmete kavuşmuştur. Aynı zamanda Azerbaycan bağımsızlık mücadelesinde yer almış olan hareket öncüleri içindedir. Toplumsal sorunlara parmak basan, dil bilinci yüksek ve vatan sevgisi eserleri ile dikkatleri üzerine çekmiştir. Başlıca eserleri içinde; Menim Dostlarım, Aylı Geceler, Kökler ve Budaklar, Gün Var Bin Aya Değer ve Çınar yer almaktadır. Yazarın aynı zamanda Yağıştan Sonra ve Artık Adam isimli iki tiyatro eseri bulunmaktadır.
Vahapzade’nin dizelerinden bir alıntı;
“Sen de insan, ben de insan
Bir doğmuşuz bir anadan,
Kanda biriz, canda biriz,
Anamızın hatırına
(...)
İş-gücümüz didişmek mi?
Leş üstünde didişirler...
Vatan leş mi?”
CELİL MEHMET KULİZADE
1886 yılında dünyaya gelmiş, 1932 yılında vefat etmiştir. Molla Nasreddin adında mizah dergisini çıkarmıştır. Özellikle demokratikleşme fikirlerinin halka yayılmasında büyük katkıları olmuştur. Başlıca eserleri arasında; Bekle De Gaytardılar, Danabaş, Feyletonlar, Kendinin Mektebi ve Deli Yığıncağı gelmektedir. Tiyatro alanına Ölüler ve Anamım Kitabi eserlerini kazandırmıştır.
ANAR RIZAYEV
Günümüze yakın sanatçılardandır. 1938 yılında Bakü’de doğan sanatçı, Azerbaycan Devlet Üniversitesi Filoloji Fakültesi mezunudur. Birçok kurum ve kuruluşta yönetici, danışman ve eğitim amaçlı bulunmuştur. Yaptığı çalışmalar sonrasında Devlet Mükâfatı ile onurlandırılmıştır. Bayram Hesretinde, Geçen İlin Son Gecesi bilinen ve 20 dile çevrilen önde gelen romanlarındandır. Birçok tiyatro eseri ve piyes kaleme almıştır. Bunlardan başlıcaları; Men, Sen, O ve Telefon, Geçen Yılın Son Gecesi, Adamın Adamı, Dante’nin Yubileyi, Gürcü Familyası, Macal, Ağ Liman, Beşmertebeli EvinAltıncı Mertebesi ve Seherin Yay Günleri sayılabilir.
AYSEL ALİZADE
Günümüz yazarlarının başında gelir. Aşk kitapları, edebiyat ve roman kategorilerinde, Azerbaycan edebiyatına katkılar sağlamaktadır. Beyaz Kürk ve Erkekler başlıca eserleri arasında yer alır.
EYVAZ ZEYNALOV
1950 Ağdam bölgesinde dünyaya gelmiş bit yazardır. İlk öyküsü “Kazanmak”tır. İlk kitabını 1990 yılında çıkartmıştır ve adı Renksiz Rüya’dır. Sonrasında; Yazichi, Pahalı Çikolata Kutusu, Kırmızı Elma, Tuzak, Karabağ Hikâyeleri, Kış Güneşi ve Ümre için Taş Atıldı sayılabilir. Bunların haricinde ansiklopediler, piyesler ve çok sayıda eğitim kitabı bulunmaktadır.
SABİR RÜSTEMHANLI
1946 Hamarkend doğumludur. Azerbaycan halk şairi olan Sabir, aynı zamanda 6 dönem milletvekilliği yapmıştır. Çok sayıda senaryosu ve kitabı bulunmaktadır. Başlıca kitapları arasında, Tanımak İstesen, Haber Gölüyorum, Segim sevincim, Gence Kapısı, Sağ ol, Ana Dilim!, Qan Yaddaşı, Ömür Kitabı ve Atamın Ruhu gelmektedir.
Daha birçok sayısız, burada sayamadığımız halk şairleri, ozanları ve yazarları barındıran Azerbaycan, öz kimliğine kavuştuktan yani Cumhuriyet’in ilanından sonra, daha fazla benimseme ve araştırmalara girmiştir. SSCB boyunduruğu altında edilen haksızlık, zulüm ve köklerinin yok edilme çabası, bir yerden sonra onların başkaldırmalarında etmen olmuştur. Tüm Türk Cumhuriyetleri gibi onlar da halen özlerine uygun edebi akımları takip ederek, geliştirme çabasındadırlar.